Masmavi gökyüzünün masmavi rengiyle yazıyorum sözlerimi, gözlüyorum yeni açılmış ve beni izleyen gözlerini…
Gece nasıl geçmiş anlamış değiliz mutluluktan. Tek hatırladığımız şey o gün imam nikahımızı kıyıp mutlu vaziyette eve geldiğimiz. Sonra bir de bakmışız ki sarılmışız sımsıkı ve uyuyakalmışız. Gözlerimizi sabah ezanıyla açıyoruz. Sarılmışız birbirimize sımsıkı öyle uyumuşuz.
Gözlerimizi açtığımızda birbirimize bakıp gülümsüyoruz ve aynı anda tek ses “Günaydın sevgilim” diyoruz. Günaydın ama ne günaydın! O gün sanki güneş daha bir parlıyor gibi üzerimize gölgeler düşmesin diye. Güneş bütün ışığını saçıyor üstümüze. Yoksa benim güneşim sensin, sen mi parlıyorsun? Evet. Gözlerine baktığımda ışınların üzerimden ayrılmıyor. Kalkıyoruz yatağımızdan ve abdest alıp namaz kılıyoruz. Dualarımız da birbirimize ait olmuş artık.
Sonra kalkıp birbirimize doyamadığımızı anlıyoruz ve dudaklarımız birbirine değiyor, dünya duruyor. Dudaklarımız birbirine değiyor, gözlerimiz bir başka görüyor mutluluk dolu. Yarım saat öylece öpmüşüz birbirimizi. Sonra kahvaltı yapalım diye el ele mutfağa gidiyoruz. Sen patates kızartıyorsun seversin diye. Ekmeği almaya gidiyorum bende bir öpücük kondurarak.
Geliyorum eve ve gördüğüm sofra karşısında sana hemen sarılıyorum. Ellerimdeki papatyaları görünce yüreğindeki mutluluk yüzünden okunuyor. Kahvaltımızı yapıyoruz çayımız sıcacık, kalplerimiz gibi. Sen şeker atmazsın ya bende atmıyorum. Ellerinden yiyorum patatesi. Ellerimden içiyorsun çayını. Kahvaltı bitiyor sofrayı topluyoruz. Sen mutfağı toplarken ben arkandan sarılmışım kokluyorum seni, boynunu öpüyorum. Ellerini tutuyorum kimi zaman…
Spor yapmaya çıkıyoruz dışarı. Üşüyoruz ve yağmura tutuluyoruz bir anda. Neyse ki bir balkonun altına saklanıyoruz. Etraf bomboş. Üşüyorum diyorsun sarılıyorsun belime. Orada sana şu mısraları okuyorum:
“Yağmur yağıyor mutluluk gözyaşlarımız,
Bizim için yağıyor, bitiyor sonbaharımız.
Ellerin ellerimle, sarılıyorum sana,
Bir ömür var önümüzde yan yana. “
Gün doğduğunda seninle doğsun sevgilim. Gökyüzü olayım sana, sen maviyi unut. Öyle bir güneş oldun ki bana ışığın kalbimi aydınlattı.
O ışığın hiç kesilmesin sevgilim,
Seni çok seviyorum.
Günaydın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder